Periferik Damar Yolu Açılması

0
76679

Periferik damar yolu açılması, kan örneklerinin alınması, intravenöz sıvı tedavisi, ilaç uygulamaları ve acil müdahaleler için en sık kullanılan temel tıbbi işlemlerden biridir. Hastane öncesi acil müdahalelerde ve acil servislerde, sağlık personeli (paramedik, ATT, hemşire vb.) özellikle kritik hasta bakımı sırasında ilaç ve sıvı uygulamalarını gerçekleştirebilmek için hızla etkili bir damar yolu açmak zorundadır.

Damar yolu, hastalara ilaç, serum, total parenteral beslenme ve kan transfüzyonu gibi uygulamaları gerçekleştirmek için dolaşım sistemi ile dış ortam arasında doğrudan bir bağlantı sağlamak amacıyla vene kateter yerleştirilmesi işlemidir.

Damar yolu, periferik veya santral venlere açılabilir ve periferik venöz uygulamalarda uygun ven seçimi, tedavinin süresi, hastanın damar yapısı ve ekstremiteyi kullanma durumu gibi faktörlere bağlıdır; intravenöz uygulama tekniğinde başarı ise yalnızca anatomik bilgiye değil, aynı zamanda hastanın venlerinin görülebilir ve hissedilebilir olmasına da bağlıdır.

blank

Periferik damaryolu kısa süreli tedaviler (1-2 saat veya birkaç gün) iç

n tercih edilir. El ve ayak üzerindeki venler en çok tercih edilen venlerdir.

Kullanılan Venler:

  • Kol ve Ön Kol Venleri:
    Tedavi sırasında sık kullanılsa da, ön kol venleri çok ağrılı uygulamalara neden olabileceğinden zorunlu durumlar dışında tercih edilmemelidir.
  • El ve Ayak Venleri:
    Yüzeyel yapıları nedeniyle kısa süreli tedaviler için uygundur.
  • Bebeklerde:
    Alın ve saçlı deri bölgesindeki venler sıklıkla tercih edilir.

blank

Periferik damar yolu açılırken genellikle kolay erişilebilir, yüzeyel ve yeterli genişlikte olan venler tercih edilir. Kullanılabilecek venler şu şekilde sıralanabilir:

blank

Üst Ekstremite Venleri (Kol ve El)

  1. Median Cubital Ven
    • Dirsek çukurunda yer alır ve genellikle kan örnekleme veya damar yolu açma işlemi için ilk tercih edilen venlerden biridir.
  2. Basilik Ven
    • Kolun iç kısmında, dirsekten aşağı doğru uzanır. Daha derin yerleşimli olduğundan hareket sırasında yer değiştirme riski vardır.
  3. Sephalik Ven
    • Kolun dış tarafında bulunur ve el bileğinden omuza kadar uzanır. Yüzeyel olması nedeniyle sık tercih edilir.
  4. Dorsal Metakarpal Venler (El Sırtı Venleri)
    • El sırtındaki yüzeyel venlerdir. Kolay erişilebilir olmalarına rağmen küçük çaplı oldukları için bazı durumlarda sınırlı kullanılabilir.
  5. Antebrachial Venler
    • Ön kol boyunca uzanır ve yedek seçenek olarak değerlendirilebilir.

blank

Kolda damar yolu açmak amacıyla en sık kullanılan venler Vena basilica ve Vena cephalica’dır. Antekübital fossada bulunan Vena mediana, Vena cephalica, Vena basilica, Vena cephalica ve Vena basilica’nın el bileği bölgesinden geçen dalları ile el sırtındaki dalları kullanılır.

Alt Ekstremite Venleri (Bacak ve Ayak)

  1. Saphenous Ven (Büyük Safen Ven)
    • Ayakta ve bacakta yer alır, özellikle bebeklerde ve çocuklarda damar yolu açmak için tercih edilir.
  2. Dorsal Venler (Ayak Sırtı Venleri)
    • Ayak sırtındaki yüzeyel venlerdir, erişim kolaylığı nedeniyle kullanılabilir.
  3. Lateral Malleolar Venler
    • Ayak bileği çevresindeki venlerdir, erişim zorluğu olan durumlarda alternatif olarak değerlendirilir.

blank

Ayak Üzerinde Kullanılan Venler

Ayakta damar yolu açmak için genellikle Vena Saphena Magna ve Vena Saphena Parva dalları tercih edilir. Ancak bacaktaki venler, flebit (ven iltihabı) ve emboli (damar tıkanması) riskleri ile hastanın hareketini kısıtlama potansiyeli nedeniyle rutin olarak kullanılmaz.

Alt ekstremite venleri, genellikle çocuklarda veya her iki üst ekstremitede de yaralanma bulunan hastalarda tercih edilir. Üst ekstremiteden yeni bir vene kateter takıldığında, alt ekstremiteye yerleştirilmiş olan kateter en kısa sürede çıkarılmalıdır.

Bebek ve Çocuklarda

  • Skalp Venleri: Yenidoğanlarda ve küçük çocuklarda tercih edilir.
  • Ayak Venleri: Ayak sırtındaki venler küçük çocuklarda sık kullanılır.

blank

Bebeklerde damar yolu açılmasında kullanılan kafa venleri şunlardır:

  • Alında Vena facialisin frontal dalları
  • Saçlı deride Vena temporalis superficialis ve dalları

Kafa bölgesindeki venler ve arterler oldukça yüzeyeldir. Bu nedenle, girilecek venin arter olup olmadığını anlamak için parmak uçlarıyla palpe edilerek arteriyel atım kontrol edilmelidir. Atım olmadığına emin olduktan sonra vene giriş yapılmalıdır.

Not

  • Damar yolu seçimi sırasında venlerin durumu (dolgunluk, yüzeyellik, çap), hastanın yaşı, genel durumu ve uygulamanın amacı dikkate alınmalıdır.
  • Alternatif yollar tükenirse merkezi venöz kateterizasyon veya intraosseöz erişim düşünülebilir.

blank

  • Acil durumlarda (kardiyopulmoner arrest, şok, genel vücut travması vb.) gerekli sıvı ve ilaçları verebilmek için bir yol oluşturmak
  • Sıvı volümünü sağlamak veya mevcut volümü sürdürmek
  • Oral yolla ilaç alamayan hastalarda tedavi sağlamak
  • Hızlı ilaç etkisi elde etmek
  • Sıvı ve elektrolit gereksiniminin oral yolla karşılanamadığı durumlarda elektrolit dengesini düzenlemek veya dengeyi sürdürmek
  • Oral yolla beslenemeyen, bilinci kapalı hastaların beslenme gereksinimini karşılamak

blank

Numara Renk ml/dk Kanül Çapı (mm) Kanül Uzunluğu (mm)
14 Turuncu 300 2.10 45
16 Gri 200 1.74 45
18 Yeşil 90 1.20 45
20 Pembe 60 1.11 32
22 Mavi 36 0.80 25
24 Sarı 15 0.60 19

blank

Damar Yolu Bulmadaki Zorluklar

Şok, hipotansiyon, travma, yanık ve diğer tıbbi problemlerin varlığı, hastanın obez olması, venlerinin derin olması, yaşlılık, çocuk veya bebeklik dönemi, önceki girişimlere bağlı tromboflebit, kemoterapi tedavisi, periferik ödem ve ciddi dehidratasyon gibi faktörler, intravenöz girişimi zorlaştıran durumlar arasında yer alır.,

Genel Yaklaşım

Uygulamalarda, distal kısımdaki venlerden başlanarak proksimale doğru ilerlenmelidir. Üst ekstremite, alt ekstremiteye göre; distal bölgeler, proksimal bölgelere göre; düz yüzeyler ise eğimli yüzeylere göre daha fazla tercih edilmelidir. İlaç miktarı fazla, solüsyon hipertonik veya ilaç tahriş edici nitelikteyse, koldaki geniş venler kullanılmalıdır.

Damar Yolu Uygulama Prosedürü

  1. Rıza ve Hazırlık:
    • Hasta veya yakınlarına uygulama hakkında bilgi verilerek rızası alınır.
    • Eller yıkanır ve eldiven giyilir.
  2. Pozisyonlama:
    • Hastaya işlem için uygun bir pozisyon verilir. Mümkünse kol, kalp seviyesinin altında olacak şekilde yerleştirilir. Örneğin, antekubital fossadaki venler kullanılıyorsa hastanın dirseği hiperekstansiyonda olmalı, altı desteklenerek kalp seviyesinin altında tutulmalıdır.
  3. Ven Seçimi ve Hazırlık:
    • Uygulama yapılacak koldaki venler gözlenir ve palpe edilir.
    • Turnike bağlanır. Turnike, seçilen ven noktasının 10–15 cm üstünden, elbise üzerinden, tek halkalı fiyonk hâlinde ve serbest uçları yukarıda kalacak şekilde bağlanır. Turnike, venöz dönüşü engelleyecek, arteriyel kan akımını ise engellemeyecek şekilde sıkılmalıdır. Arteriyel kan akımının engellenip engellenmediği, radial nabız palpe edilerek kontrol edilir.
  4. Ven Doldurma ve Hazırlık:
    • Ven dolgun değilse, venin distalinden kalbe doğru sıvazlanabilir veya hastaya elini yumruk yapması söylenebilir. Ven hala dolgun değilse, parmak uçları ile vene hafifçe vurulabilir.
    • Turnike 2 dakikadan uzun süre bağlı kalmamalıdır.
  5. Venin Palpasyonu ve Cilt Antisepsisi:
    • Seçilen ven, parmak uçları ile tekrar palpe edilerek doku içindeki ilerleyişi hissedilir.
    • Seçilen ven, tek bir hareketle ve antiseptik solüsyonlu pamukla venin proksimalinden distaline doğru silinerek cilt antisepsisi sağlanır.
  6. İntraketin Yerleştirilmesi:
    • Uygun büyüklükteki intraket steril paketinden çıkarılır.
    • İntraket, iğnenin keskin yüzü yukarı gelecek şekilde tutulur. Vene sabitlemek amacıyla vene girilecek noktanın yaklaşık 3–5 cm alt tarafına boşta kalan elin başparmağı ile bastırılarak deri aşağı doğru gerdirilir.
  7. İğne ve İntraket Girişi:
    • Vene girerken doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki teknik kullanılır:
      • Doğrudan Tekniği: İğne ile ven üzerinden deriye 15–20°lik bir açı ile deri ve ven aynı anda hızlıca delinerek vene girilir. Bu teknik büyük ve belirgin venlerde tercih edilir.
      • Dolaylı Tekniği: İğne, vene iki aşamada yerleştirilir. İlk aşamada iğne ucu, vene girilecek bölgenin yaklaşık 1 cm altından ve vene paralel olarak 30–45°lik açı ile deriye batırılır. İğne ucu derialtı dokuya temas eder. İkinci aşamada, iğnenin açısı 10–15°ye kadar küçültülerek ven içine girilir. Bu teknik küçük ve kaygan venlerde kullanılır.
  8. Kan Kontrolü ve İntraketin İlerlemesi:
    • Ven içine girildiğinde, kan durdurucu kapağın olduğu yere kan gelir. Kanın geldiği gözlemlenerek ven içine girilip girilmediği anlaşılır.
    • Kılavuz iğne, 1 cm geriye çekilerek esnek kanülün içine kan gelip gelmediği gözlemlenir. Kan geliyorsa, esnek kanül damar içinde ilerletilirken kılavuz iğne yavaşça geriye doğru çekilir, ancak tamamen çıkarılmaz.
  9. Turnike Çözülmesi ve Kılavuz İğne Çıkarılması:
    • Bir elin başparmağı ile intraketin yerleştirilen bölgesinin 1 cm kadar üst kısmından ven üzerine baskı uygulanarak diğer el ile önce turnike çözülür, sonra kılavuz iğne tamamen çıkarılır. Bu şekilde intraketin açık ucundan kan gelmesi engellenir.
  10. Serum ve Kontrol:
    • İçinde serum fizyolojik bulunan enjektörün ajutajı, intraketin sıvı seti girişine takılır. Birkaç ml serum fizyolojik enjekte edilerek bölgede şişlik, kızarıklık, acı hissinin olup olmadığı kontrol edilir.
  11. Sabitleme ve Son İşlemler:
    • Steril şeffaf kanül sabitleyici flaster ile intraket, cilt üzerine sabitlenir. Başparmak ile venin üst kısmına bası yapılarak enjektör çıkarılır.
    • İntraketin sıvı seti girişine heparinli kapak takılarak sıkıştırılır.
  12. Atık Yönetimi:
    • Kılavuz iğne tıbbi atık kutusuna, diğer malzemeler tıbbi atık çöpüne atılır. Eldivenler çıkarılarak tıbbi atık çöpüne atılır ve eller yıkanır.
  13. Dokümantasyon:
    • İntraketin takılış tarihi ve saati uygun formlara kaydedilir.
  14. İzlem:
    • İntraketin deriye giriş yeri her uygulamada kontrol edilmelidir. Uzun süre takılı kalacak intraket, enfeksiyon ya da başka bir sorun yoksa flebit gibi durumları önlemek için 48–72 saat aralıklarla değiştirilmelidir.

blank

Damar yolu girişimlerinde kullanılan malzemeler, hastane ortamında bulunanlarla genellikle aynıdır ve acil yardım ambulanslarında da bu malzemeler sıvı resüsitasyonu ve ilaç uygulamaları için kullanılmaktadır. Damar yolu girişimleri, hastanın farmakolojik müdahale gereksinimi olduğu kararına varıldığında hemen uygulanmalıdır. Acil durumlarda damar yolu genellikle sıvı resüsitasyonu için kullanılır ve özellikle travma hastalarında, hasta stabilize edildikten sonra hastaneye nakil sırasında başlanmalıdır. Bu, olay yeri zamanının uzamasını ve hastanın hastaneye geç ulaşmasını önler.

Ancak, sıvı resüsitasyonu sırasında dikkat edilmesi gereken bir konu da, çok fazla sıvı verilmesinin bazı hastalarda, özellikle hipovolemik travma hastalarında, vasküler ya da organ yaralanmalarından dolayı eksantrik kanama riskini artırabilmesidir. Bu durum, mortalite ve morbiditeyi olumsuz etkileyebilir. Hastane içi ve hastane öncesi sıvı resüsitasyonu uygulamaları arasında farklar olabilir ve bu farklar, medikal direktörün düzenleyeceği protokollerle belirlenmelidir.

Kalite güvence süreçleri kapsamında damar yolu girişimleri sürekli olarak değerlendirilmelidir. Kateter bağlanmadan önce, tüm uygulama setlerinden, uzatma yollarından ve musluklardan hava dikkatle çıkarılmalıdır. Ayrıca sıvı infüzyonunun sonlandırılmadan önce sıvı haznesinin tamamen boşalmaması sağlanmalıdır.

Damar yolu girişimlerinin doğru ve zamanında yapılması, hastanın güvenliği ve tedavi sürecinin etkinliği açısından büyük önem taşır.

blank

Damar yolu uygulamalarında dikkat edilmesi gereken birkaç önemli nokta şunlardır:

  1. Sklerozan Solüsyonlar, Vazopressörler, Konsantre Solüsyonlar ve Kemoterapotikler: Bu tür solüsyonlar, genellikle santral damar yolundan verilmelidir. Çünkü santral damar yolu, periferik damar yollarına göre daha büyük çapta ve daha az irritasyon yaratan bir yapıya sahiptir, bu da bu maddelerin damar içi etkilerini daha az zararlı hale getirir.
  2. Yaralı Ekstremite ve AV Fistül: Damar yolu uygulamalarında, yaralı ekstremitelerden ve AV fistül açılacak ekstremitelerden kaçınılmalıdır. Bu bölgeler, damar yolu uygulamaları için uygun olmayabilir çünkü travma ya da fistül ile olan müdahaleler venöz yapıların bozulmasına yol açabilir.
  3. Enfekte veya Yanık Cilt: Enfekte veya yanık bölgelerde damar yolu girişiminden kaçınılmalıdır. Çünkü bu bölgeler, enfeksiyon riskini artırabilir ve iyileşmeyi zorlaştırabilir.
  4. Pozisyonlama: Damar yolu uygulama pozisyonu oldukça önemlidir. Hasta mümkünse kalp seviyesinin altında bir pozisyonda yerleştirilmelidir. Örneğin, antekubital fossadaki venler kullanılıyorsa, hastanın dirseği hiperekstansiyonda olmalı, altı desteklenerek kalp seviyesinin altında tutulmalıdır. Bu pozisyon, venin daha belirgin hale gelmesini sağlar.
  5. Turnike Kullanımı: Turnike, venin seçilen noktasının 10–15 cm üstünden ve elbise üzerinden tek halkalı fiyonk şeklinde bağlanmalıdır. Turnike, venöz dönüşü engelleyecek şekilde sıkılmalı, ancak arteriyel kan akımını engellememelidir. Arteriyel kan akımının engellenip engellenmediği, radial nabız palpe edilerek kontrol edilebilir. Ayrıca, turnike 2 dakikadan daha uzun süre bağlı kalmamalıdır.
  6. Ven Doldurma ve Hazırlık: Ven dolgun görünmüyorsa, venin distalinden proksimale doğru sıvazlanabilir, hastaya elini yumruk yapması söylenebilir ya da parmak uçları ile vene hafifçe vurulabilir. Bu yöntemler venin daha belirgin hale gelmesine yardımcı olur. Turnike 2 dakikadan fazla süreyle bağlı kalmamalıdır.
  7. İntraketin Takılması ve İzlenmesi: İntraketin deriye giriş yeri her uygulamada dikkatle kontrol edilmelidir. Uzun süre takılı kalacak intraketler, enfeksiyon ve flebit gibi sorunları önlemek için 48–72 saat aralıklarla değiştirilmelidir.

Bu önlemler, damar yolu uygulamalarının daha güvenli ve etkili bir şekilde yapılmasını sağlar, komplikasyon risklerini azaltır ve hastanın tedavi sürecini iyileştirir.

blank

Damar yolu uygulamaları sırasında karşılaşılan komplikasyonlar, hastaların tedavi sürecini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, komplikasyonları önlemek ve hızlı bir şekilde müdahale etmek için belirli önlemler alınmalıdır. İşte damar yolu uygulamalarında karşılaşılan bazı komplikasyonlar ve bunların yönetimi hakkında bilgiler:

1. Hematom

  • Tanım: Kanın ven dışına çıkıp kateter giriş yerini çevreleyen dokulara sızmasıdır.
  • Yönetim: Kanamanın durdurulması için baskılı bandaj uygulanabilir. Eğer hematom büyükse, cerrahi müdahale gerekebilir.

2. Flebit

  • Tanım: Ven duvarında fiziksel, kimyasal veya bakteriyel ajanların irritasyonuna bağlı inflamasyon gelişmesidir.
  • Yönetim: Her 48-72 saatte bir kateterlerin ve ven giriş yerlerinin değiştirilmesi önerilmektedir. Akut dönemde soğuk kompres uygulaması, ardından sıcak kompresler önerilir.

3. Ekstravazasyon (İnfiltrasyon)

  • Tanım: İnfüzyon sıvıları veya ilaçlarının damar dışına sızmasıdır. Özellikle sitotoksik ilaçlar, noradrenalin ve kalsiyum tuzları gibi maddeler ciddi nekroza neden olabilir.
  • Yönetim:
    • İnfüzyon hemen durdurulmalıdır.
    • Ekstremite yukarı kaldırılmalı ve ılık bir havlu ile 20 dakika kadar sarılmalıdır.
    • Yaşam bulguları normalse, soğuk veya sıcak uygulama yapılabilir.
    • Soğuk uygulama için su ve etil alkol karışımı kullanılabilir, sıcak uygulama için ise 40-45 °C sıcak su önerilir.

4. Tromboemboli

  • Tanım: Kateter üzerindeki veya ven duvarındaki kan pıhtısının koparak kardiyopulmoner dolaşıma katılmasıdır.
  • Yönetim: Ekstremitenin hareketi kısıtlanmamalıdır. Damarı irrite edici ilaçlar için geniş venler tercih edilmelidir. Kateterin türü, uzunluğu ve kalınlığı, tromboemboli riskini artırabilir.

5. Kanama

  • Tanım: Ven ponksiyon bölgesinde, genellikle kateter çekildikten sonra kanama olabilir. Heparin veya pıhtılaşma bozukluğu olan hastalarda daha sık görülür.
  • Yönetim: Kanama kontrolü için bölgeye baskılı bandaj uygulanabilir.

6. Tıkanma

  • Tanım: Kateter ucunda bir pıhtı oluşması nedeniyle infüzyonun durmasıdır.
  • Yönetim: Kanül ve yerinin değiştirilmesi gerekir. Pıhtının yerinden oynatılmaması, kanülün yıkanması önerilmez, çünkü bu durum pıhtının dolaşıma girmesine yol açabilir.

Ekstravazasyon Müdahalesi

  • İlk Müdahale: İnfüzyon hemen durdurulmalıdır.
  • Ekstremite Pozisyonu: Ekstremite yukarı kaldırılmalı, 20 dakika boyunca ılık bir havlu ile sarılmalıdır.
  • İlaç Türü: Sitotoksik ilaçlar ve noradrenalin infüzyonlarına bağlı gelişen infiltrasyonlar daha sık nekroza neden olabilir.
  • Soğuk ve Sıcak Uygulama:
    • Soğuk uygulama için kullanılan sıvı, 5-18°C arasında olmalı ve %70’lik etil alkolle karıştırılmalıdır.
    • Sıcak uygulama için ise 40-45°C sıcak su kullanılmalıdır.
    • Uygulamalara başlamadan önce hastanın yaşam bulguları kontrol edilmelidir.

Genel Önlemler

  • Kateterin Yerleştirilmesi: Uygulamada kullanılan kateterin türü, uzunluğu ve kalınlığı önemlidir. İnce ve kısa kateterler, tromboflebit riskini azaltabilir.
  • Kateter Tesbiti: Kateterin doğru şekilde sabitlenmesi, kan dolaşımını etkileyecek kadar sıkı olmamalıdır. Her 24 saatte bir kateter giriş yeri kontrol edilmelidir.
  • Mikroorganizmalar: Kateterlerin steril olmasına dikkat edilmelidir. Kolonize olmuş kateterlerde infüzyon tromboflebiti riski artar.

Bu önlemler, damar yolu komplikasyonlarını en aza indirmeye yardımcı olacak ve hastaların tedavi sürecini daha güvenli hale getirecektir.

blank

blank

  • T.C. Sağlık Bakanlığı Temel Eğitim Modülü Kitabı
  • Tintinalli 2010 cilt 11tr s(8)
  • http://megep.meb.gov.tr/mte_program_modul/moduller_pdf/%C4%B0ntraven%C3%B6z%20(damar%20I%C3%A7i)%20Ila%C3%A7-s%C4%B1v%C4%B1%20Uygulama.pdf

blank

Hastane Öncesi Dönemde İnme (Stroke ) Hastasına Acil Yaklaşım


Yorum yap

Lütfen yorumunuzu yazınız!
Lütfen isminizi buraya giriniz